Arılar için kritik bir döneme giriyoruz. KIŞ. Arılar az yada çok yılın her döneminde nektar bulabilir kış hariç. Tabi onlar bunu bildiği için kışa hazırlık yaparlar.

Stok oluştururlar. Arılar -40 derece soğukta bile salkım

poziyonu kurup yaşam fonksiyonlarını yavaşlatarak yaşayabilir. Tabi bal varsa.

Nasıl yaparlar bunu kutuplardaki penguenler gibi ???? kovanda bir top şeklini alırlar kenetlenirler topun merkezi BALLI petektir. Petek yüzeyindeki arı bal yer ısı üretir. Salkımın merkezi 32 derecedir. Ve bu ısı içten dışa yayılır. Tabi bu salkım yavaş ve senkronize biçimde sürekli hareket eder. Üşüyenler içe doğru ısınanlar dışa doğru.

Peki kovanda bal olmazsa ne olur. Arıcı arının hakkını gözetmezse, kafasına göre taktir de bulunursa, olmayan bala bu arıya yeter diye ahkam keserse, arılar ölür. Ülkemizde binlerce koloni bu yüzden her kış ölür. Açlıktan, aç gözlülükten.

Kışın ortasında kovanda bal azalmaya başlayınca arı kolonisi balın yetmeyeceğini anlarsa ne yapar biliyor musunuz? En yaşlı bireyden başlayarak kafalarını boş petek gözlerine sokarak intihar ederler. Amaç koloniyi  bahara taşımak onu hayatta tutmaktır. Nüfusu azaltarak yetirmeye çalışırlar. ????

İşte bence bu durum baldan acıdır. Yaptığın iş tatlı ama zehir ediyorsun. Aldığımız balın yaptığınız işin bir anlamı yoktur. İster hobi amaçlı, ister profesyonel olsun sen ben biz bal yemezsek ölmeyiz ama onlar ölür.

Nerden çıktı bu mevzu bugünlerde arılığımıza farklı yerlerden arı kolonileri geliyor. Geliyor derken kovanlarını terkedip geliyor. Yani hayvan iyi bakılmamış rahatsız balı yok yeni bir yuva bulmak için son çare bizim kovanlara girmeye çalışıyor. Tabi yabancı arının başka kovana girmesi imkansızdır bizim arılarda onları öldürüyor. Bu mevsimde hiç şansları yok.

Arı biliyor sonunu, kışı o kovanda geçirse ölecek ama son çare bir çıkış yolu arıyor. Arıcı da biliyor o arı ölecek ama aç gözlülük vicdanını ve gözlerini kör etmiş görmemezlikten geliyor.

Sözün özü, fareden arıya bu dünyada neyi ekosistemden çıkarsak düzen bozuluyor. İnsan hariç.